POSBIYIK: ‘KİMSE EREĞLİ LOBİCİLİĞİNE SOYUNMASIN’

POSBIYIK: ‘KİMSE EREĞLİ LOBİCİLİĞİNE SOYUNMASIN’ ‘ERDEMİR’İN ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGESİ OLMASINI İSTEMİYORUZ’ Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, meclis toplantısında önemli açıklamalar yaptı. Erdemir’in Özel Endüstri Bölgesi olmasına izin vermeyeceklerini söyleyen Başkan Posbıyık, “Ereğli’nin lobisi, Ereğli’nin halk tarafından seçilen belediye başkanı, mülki amiri, belediye meclis üyeleri, il genel meclisi üyeleri, TSO’su, meslek odaları, derneklerdir. Kimse Ereğli halkı adına lobiciliğe soyunmasın. Böyle yuvarlak laflarla geçiştiriyorlar ama hikaye, biz her şeyi biliyoruz. Açıklamalar yapacağız, geleceğiz diyorlar ama yolu bulamamışlar gelmiyorlar, gelemezler. Erdemir, Özel Endüstri Bölgesi olursa Ereğli biter. İnsanlar yaşamak için yarın göç eder. Tek başıma da kalsam Ereğli halkının haklarını savunmak için mücadelemi sürdüreceğim, Ereğli’nin tam içinde Özel Endüstri Bölgesi’ne izin vermeyeceğiz” dedi. Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Belediye Meclis toplantısında Erdemir’in Özel Endüstri Bölgesi alanına alınması çabalarına tepki gösterdi, ‘Ereğli lobiciliğine’ soyunanları uyardı. “ERDEMİR ŞEHRİN GÖBEĞİNDE, ÖZEL ENDÜSTRİ BÖLGESİ OLAMAZ” Başkan Posbıyık, açıklamalarında şunları söyledi: “Endüstri Bölgesi çok önemli bir olay. Bir ülkede endüstri bölgesi kurulması şarttır. Filyos’ta endüstri bölgesi kuruluyor, çünkü bakir bir alan. Burada endüstri bölgesi kurulması şart. Endüstri bölgelerine karşı falan değiliz ama bir tane de özel endüstri bölgesi diye bir şey icat ettiler. Özel Endüstri Bölgesi de kurulumu yapılmış sanayi tesislerinde 50 bin metrekare boş alan bulursan özel endüstri bölgesi ilan ediliyor. Birtakım ecri misillerden, belediye harçlarından, vergilerden kurtuluyorsun. Şunu vurgulamak istiyorum. Biz Erdemir’e karşı değiliz. Kentime çok büyük şeyler kattı. Erdemir’in büyümesi için vatandaş olarak ve çalışma arkadaşlarımızla birlikte sabahlara kadar çalışırım. Çünkü onun büyümesi demek bölgenin büyümesi demek. Erdemir bizim her şeyimiz ama OYAK yönetimi geldi sıkmaya başladı. Halkı adam yerine koymuyor, nakliyatçıları adam yerine koymuyor. Ereğli’de istihdam durdu, sosyal hayat durdu. Radar’a çıkanlar Ereğli’ye bir baksın lütfen. Şu anda belediye baskı yapıyor. Cevher tozları dağılmasın cürufu denize atmasın diye. Yarın düşünün Endüstri bölgesi olduğunda belediye ile alakası kalmıyor. OSB gibi oluyor. Hiçbir etkinliği kalmıyor belediyenin. Harçları vermiyor, Emlak vergilerini vermiyor, Ereğli halkı yatırımlardan yararlanamıyor. Bir taraftan da istediği gibi filtreleri değiştirmeyecek. Cevher tozları balkona kadar gelecek. Özellikle kışla, Potbaşı, Gülüç civarları mahvoluyor bu işten. Topraklar verim vermiyor, o noktaya gelmiş vaziyette. Ereğli’de demir çelik fabrikalarında, kendi anlayışımı söylüyorum, özel endüstri bölgesi kurulamaz. Erdemir şehir dışında olsa, mücavir alanda olsa eyvallah. Ama Erdemir insan vücudunu düşünürseniz, midesinde, kalbinde kurulmuş. Cevher tozları balkonlara çıkıyor. Gazlar tepeden görülebiliyor. Burası endüstri bölgesi olursa burada yaşamak zor. İnsanlar yarın göç ederler, yaşamak için Ereğli’yi terk ederler. -LÖSEMİ, KANSER, KOAH KOL GEZİYOR- Sanayi kentlerinde sıfır kirlilik mümkün değil. Ama bunun bir oranı var. Biz Ereğli’de yaşıyorsak eğer, sanayi kentlerinde olan kirliliği kısmen kabul ettik yaşıyoruz. Ama bu oranların üstüne çıktığı zaman burada yaşanmaz. Şehrin merkezinde, kalbinde Erdemir. Dolayısıyla korkarım endüstri bölgesi olursa Ereğli mahvolur. Çocuklarımız, torunlarımız lösemi, kanser, koah kol geziyor. Korona ile bunun birleştiği söyleniyor. İddialar bu yönde. Böyle olursa Ereğli’den ayrılmak zorunda kalırız, açık ve net söylüyorum. Endüstri bölgesi olmaması için tek başıma da kalsam eylem yapacağım. Sevilmeyen bir adam olduğumu biliyorum. Belli yerlerden sevmiyorlar beni. Açıkça söylüyorlar, fabrikadan, OYAK’tan, çelme takmaya da çalışıyorlar. Ereğli halkı için mücadele ediyorum. İnanmayacağınız kadar büyük tehditler alıyorum. Çok tehlikeli bir noktaya gidiyor Ereğli. Endüstri bölgesi ilan edilen Demir Çelik benim mücavir alanımda olsa bu kadar sıkıntılı konuşmam. Çocuklarınız, torunlarınız, hepsi bundan etkilenecek. Eğer buna bir şey demiyorsanız bir şey demem. Ama ben teslim olmayacağım, çalışma arkadaşlarımın da teslim olacağına inanmıyorum. -KİMSE EREĞLİ HALKI ADINA LOBİCİLİĞE SOYUNMASIN- Ereğli’nin lobisi, Ereğli’nin halk tarafından seçilen belediye başkanı, mülki amiri, belediye meclis üyeleri, il genel meclisi üyeleri, TSO’su, meslek odaları, derneklerdir. Kimse Ereğli halkı adına lobiciliğe soyunmasın. Böyle yuvarlak laflarla geçiştiriyorlar ama hikaye, biz her şeyi biliyoruz. Açıklamalar yapacağız, geleceğiz diyorlar ama yolu bulamamışlar gelmiyorlar, gelemezler. O rakam 76 değil, 76 sadece Beycuma’dan. Diğerleri de hazırlandı. Ama biz sağ olduğumuz sürece bunu başaramayacaklar. Ereğli kuzu, insanları kuzu, ilçe başkanları, milletvekilleri kuzu, Zonguldak’takiler Ereğli’de Demir Çelik Fabrikası var diyor. Bunların üniversiteye, kampüse ihtiyacı yok diyor. Bunların paraya ihtiyacı yok, para gelecekse Zonguldak’a gelsin, ilçelere dağıtılsın diyor. Niye? Ereğli’de ölü sessizliği var. Birazcık Halil Posbıyık konuşur, ona da kavgacı dersiniz, işin içinden çıkarsınız. Demokratik hakları aramak kavgacılık oldu maalesef. Onun için Ereğli maalesef istihdam yoksunu oldu. Daha yeni kurulan üniversitelerden mezun olanlar Erdemir’e girdi. Ereğlili olmamak kaydıyla. Benim zamanımda sadece ODTܒden alırlardı. Ben ayrımcılık yapmıyorum. Haddini bilen bir insanım. Çok ciddi konuşuyorum. Doğruları anlatabilmek için çırpınıyorum. -DUA EDİYORLAR HALİL POSBIYIK ÖLSÜN DİYE…- Yangın sigortası vardır Türkiye’de, yangın sigortasını belediyelere yüzde 10 olarak öderler. Harekete geçtik. Danışmanlarımla yürütüyorum bu işi. Yangın sigortasına el attık. Erdemir’in kendi sigortası olduğu için al gülüm ver gülüm yapıyorlar. Ereğli belediyesinin sigortası yok. Beyanname yok. Yakında neticeyi hep beraber göreceğiz. Türkiye’de ulusal ve uluslararası alanda tek olacağız. Emlak vergisinde çok iyi noktalara geldik. Beş ay önce fabrikaya girdik, ölçümler yaptık. Demir Çelik’in haberi yok, nereye ne yapmış. Geçtiğimiz beş yıllık dönem boş dönem. Erdemir emretmiş, belediye yapmış. Protokol imzala demiş, eyvallah deyip imza atmışlar. Onu yap demişler yapmışlar. Belediyeyi aynı zannettiler. Aynı zannettikleri için kayaya çarptılar. Kayaya OYAK yönetimi çarptı, çıkar çevreleri çarptı. Şimdi gece hatim indiriyorlar, dua ediyorlar Halil Posbıyık ölsün diye. Ama ben ölmeyeceğim. Bir dönem daha hakkım var. Erdemir’in içine ekiplerimiz inceleme için girdiklerinde şaşkına döndük. Her tarafa ruhsatsız binalar yapılmış. En iyi yer, 2 bin 400 metrekare ruhsatlı yer var, yanına on dokuz bin metrekare ruhsatsız yer yapılmış. Karabük Demir Çelik arazisi bizim yarımız kadar, Ereğli Belediyesi’ninki iki kat olmasına rağmen Ereğli’nin iki katı emlak vergisi alıyorlar. Anlattık, hepsini anlattık. TSO Başkanı vasıtasıyla Toker beye gittik, bir restoranda yemek yedik, anlaştık. Çok samimi davrandı. Kendimi kandırılmaz görüyordum ama Cumhurbaşkanımız da dedi ya kandırıldım diye ben de kandırıldım. İki günde tamam dediler. Her şeye izin vereceğiz hafta sonu dediler. İki gün iki ay oldu. Telefon ettim, Toker bey bana ‘böyle böyle demiştin’ dedim. Korona girdi dediler. Korona girdi de belediye çalışıyor, Erdemir çalışıyor, devlet çalışıyor. Online sistemi var dedik, peki haklısın dedi, online sistem kuruldu, randevuya katılmadılar. Ertesi gün dediler, yine online sistem kuruldu yine selam bile veren olmadı. Ama ekip olarak çok sabırlıyız. Bekledik. Emlak vergisi hakkımız. Ölçümleri yapmaya başladık. Biz tesisleri mühürleyemeyiz, yapı zaptı tutarız. İnşaat yapmış, bunu kanuni duruma getir deriz. Cezalar yazdık. İmar kanunu açık. 33. Maddeyi çalıştırdık ve imar kirliliğinden dolayı savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Yakında göreceksiniz, geçmişte de oldu öyle şeyler. Yargılandılar. Birinci raundu kazandık çünkü 8 milyon TL emlak vergisi ödüyorlardı, biz 13 milyon olarak tespit ettik. Bizim tespitlerimize uyarak birinci taksidi mayıs ayında 6,5 milyonu yatırdılar mahkemeye itiraz kaydıyla. -HERHALDE ÇAY KAHVE İÇMEYE GİTMEDİM- Her biriniz Elektrik tüketim vergisi ödüyorsunuz. OSB veriyor. Demir Çelik fabrikası elektrik tüketim vergisi vermeyen tek yer. Geçtiğimiz dönemde Anayasa Mahkemesi’ne gitmişler. Buradan avukat gönderilmediği için savunma yapılmamış. Bazı gazetelerde görüyorum, AYM Kararı kesinleşmedi. Danıştay’da şu anda. Ereğli’den ve dışarıdan avukatlar tuttuk, işler yolunda giderse, inanıyoruz, bu maddeyi de geriye çevireceğiz. Lojmanlara elektrik veriyorlar, devletten saklıyorlar. Bordrolardan kira parası diye alıyorlar. Elektrik veriyor dışarıya, bize vergi vermiyor. Bunun belgesi var. Önceki gün Vergi Dairesi Başkanı’na gittim Zonguldak’a. Sadece çay kahve içmeye gitmedim herhalde.” Başkan Posbıyık daha sonra Erdemir’in belediye ve özel mülkiyet uhdesindeki arazileri tel örgüleri içine nasıl aldığını harita üzerinden anlatarak, Erdemir’in ecri misil vermediğini, vatandaşları ve belediyeyi de içeri sokmadığını söyledi.